Ülkelerin Denizcilik Becerilerine İhtiyaçları Var
Hükümetler ülkelerinin yararı için, ulusal denizcilik becerileri ve istihdamını korumak ve işçilerin yaşam standartlarını aşağıya çeken sosyal dampingi durdurmak üzere daha fazla şey yapabilirler – ve yapmalıdırlar. ITF’in denizciler, balıkçılar ve iç sularda seyrüsefer kolu kıdemli bölüm yardımcısı Steve Yandell açıklıyor
Denizciler, temel bir gereksinim olan ekonomik büyümeye güç katan ve bir ülkenin bağımsızlığının ve güvenliğinin temelini oluşturan başarılı bir denizcilik sektörü için yaşamsal önem taşıyorlar.
Bir yandan küresel şirketler daha düşük ücretler ve daha gevşek yasal düzenlemeler arayışı içinde faaliyetlerini başka ülkelere kaydırarak daha büyük kârların peşinde koşarlarken, benzer bir biçimde ulusal denizciler de ücretlerin daha düşük olduğu ülkelerden gelen mürettebatla ikame edildiler.
İşte bu nedenle ITF ve üyesi sendikalar, istihdam ve becerilerin ulusal devlet programları eliyle korunması için mücadele veriyorlar. Sendikalar üç ana cephe üzerinde duruyorlar: bir denizcilik becerileri tabanı oluşturmak; deniz yoluyla taşınan kargonun artırılması dâhil, deniz güvenliği ve çevresel korumanın güçlendirilmesini sağlamak ve en nihayet, ülke savunması ve ulusal güvenlik.
Denizde sağlanan hizmetlerin, kıyı gemiciliğinin ve liman altyapısı ve hizmetleri dâhil, kıyıda konuşlandırılmış denizcilik hizmetlerinin zeminini oluşturabilmek için denizcilerin becerilerine ihtiyaç var. Bu unsurlar bir ülkeye en yüksek kalitede denizcilik ürünleri ve hizmetlerini, gemi yapımı ve mühendisliğini geliştirmesinde yardımcı olabilir.
Afrika’da birçok ülke, ulusal filo ve denizcilerini muhafaza etmekte ciddi zorluklarla karşılaşıyor. Nijerya’nın yurtiçi gemicilik sektörü – kısmen, hükümet kabotaj kurallarını sektörü korumak için kullanmadığından – yabancı gemicilik şirketlerinin eline geçti ve bu da Nijeryalı denizciler için büyük çaplı iş kayıplarıyla sonuçlandı.
Hükümetler, yerli şirketlere büyük uluslararası gemi sahipleriyle rekabet edebilmeleri için yatırım desteği sağlamak üzere, özel sektörle birlikte çalışabilirler. Nijerya’da özel sektöre verilecek böyle bir destek katı mineraller, balık ve deniz ürünleri ihracatındaki fırsatları da önemli ölçüde artıracaktır.
Avustralya’da, Avustralya Denizcilik Sendikası ve diğerlerinin ulusal filonun yaşamakta olduğu uzun vadeli gerilemeyi durdurmak için yürüttükleri uzun soluklu kampanya, 2012 yılında zafere ulaştı. İşçi Partisi hükümeti yurtiçi denizcilik sektörünü düzenlemek, Avustralya bandıralı gemileri desteklemek, Avustralya Genel Lisansı’na sahip gemilere elverişli bayrak gemileri karşısında öncelik vermek ve eğitim desteği sağlamak üzere bir kanun çıkarmayı kabul etti. Ne yazık ki, 2013 yılında, yeni ve düşmanca bir tutuma sahip olan bir hükümetin seçilmesinin ardından, sendika bu kazanımları savunmak durumunda kaldı, ama kısa bir süre önce önemli bir hukuki zafer elde etti
Norveç’te, sendikalar ve gemi sahipleri tarafından denizcilik becerilerini desteklemek için yürütülen çalışma, 2003 yılında, Norveç Denizcilik Liyakat Vakfı’nın kurulmasıyla sonuçlandı. Katılımcı şirketler tarafından ödenen katkı payı Norveçli denizcilerin eğitim ve istihdamını desteklemek için kullanılıyor. Amerika Birleşik Devletleri, Jones Kanunu’nun getirdiği korumaya sahip (bkz. aşağıda yer alan kutu) ancak bu koruma sürekli olarak politikacıların saldırılarına maruz kalıyor. Amerikalı denizci sendikaları, güçlü ve kendi kendine yeten bir yurtiçi sektörün gerekli olduğu tezini güçlendirmek için denizcilik sektörünün daha geniş kesimleriyle birlikte çalışıyorlar.
Sendikalar daha önce üzerinde uzlaşmaya varılmış olan ulusal ücret ve çalışma koşullarını korumak ve kıyı gemiciliğinin etkin bir düzenlemeye tabi tutulmaya devam etmesini sağlamak için zorlu bir mücadele veriyorlar. Bu, denizcileri korumak ve gemi sahiplerini kötü istihdam uygulamalarını benimsemekten ve daha geniş planda yaratacağı etkileri göz önünde bulundurmaksızın aşağıya doğru bir yarışı başlatmaktan alıkoymak bakımından yaşamsal önem taşıyor.
Hindistan sendikası NUSI’nın genel sekreteri ve saymanı olan Abdulgani Serang, kabotajın dünyanın farklı bölgelerinde tamamen farklı bir görünüme sahip olduğunu söylüyor. Yüksek maliyet ve yüksek ücretlerin olduğu gelişmiş ekonomilerde, ülkenin denizcilik ekonomisini beslemek için bir denizcilik işgücünü muhafaza etmek tek seçenek olabilir. Bu tür durumlarda, ulusal denizci istihdamını korumak büyük öneme sahiptir.
Buna karşılık, Hindistan ya da Filipinler gibi diğer ülkelerde, denizcilerin tercihleri iyi çalışma koşulları ve maaş tarafından yönlendirilmektedir ve bu da, normal olarak, uluslararası gemicilikte çalışmak anlamına gelmektedir. Bu denizciler için ulusal bayrak gemileri, ekonominin olmazsa olmaz bir parçası olsa da, daha iyi seçeneklerin bulunması durumunda, ilk tercihleri olmayabilir. Burada sendikaların üzerinde durmaları gereken husus insan onuruna yakışan hüküm ve koşulları sağlayacak güçlü düzenlemelerin yapılması olmalıdır.
ABD’de Jones Kanunu
Jones Kanunu, Amerika Birleşik Devletleri içinde kıyı ticaretini denetleyen federal kanundur ve yasal olarak hangi gemilerin bu ticarette yer alabileceğini ve hangi kurallar altında faaliyet göstermeleri gerektiğini belirlemektedir. Kanun, genel olarak, yabancı bir ülkede inşa edilmiş ya da yabancı bayraklı gemilerin ABD içinde kıyı ticaretiyle uğraşmalarını yasaklamaktadır.
ITF Denizciler Bülteninden alınmıştır.